Çok şeyler yazıldı, söylendi O'nun için... Daha çok şeyler söylenecek.
Cumhuriyetimizin yetiştirdiği gerçek bir bilim insanını kaybettik özetle. O'nun tek ışığı bilimdi... Atatürk'ün hepimize söylediği "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir" sözünü belli ki içimizden en iyi belleyenlerden biriydi Türkan Saylan.
Bir tıp insanı, hekim olarak özellikle cüzzam hastalığını ülkemizden kökünü kazıyıp yok etmesi hiç de O'na yeterli bir tatmin duygusu vermemiş olacak ki daha çok daha çok başarı istemiş... Yoksuluklar içinden gelip belli bir noktaya çıkmışsın... Bak profesör olmuşsun... Aç bir muayene... Bas bas paraları yüksek ücretlerle... Yok işte. O bu yolu seçmemiş... Atatürk'ün Cumhuriyet'inin yolundan çoktan saptığının, çağdaşlaşlıktan uzaklaştığının farkında olan gerçek bir aydın Türkan Saylan... Hâlâ "aydın" diyorum; "aydındı" diyemiyorum. O'nun için herhalde asla dı'lı geçmiş zamanlar kullanılmayacak. Çünkü açtığı ışıklı yol tüm engellemelere karşın daha da hızı artarak devam edecek. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yalnızca kız öğrencilere değil toplumun tüm kesimine destek veren bir kurum çevremden de edindiğim bilgilere göre... Erkek öğrencilere de zorlu eğitim sürecinde destek veriliyor. Ama devletin bile gücün yetemediği kız çocuklarının okula gönderilmemesini bunca yıldır tüm baskılara karşı büyük bir başarı ve ivmeyle bugüne getirmiş olması bile Türkân Saylan'a yetmiyor. O bu kızların sayısının 100 binlere çıkmasını istiyor ve vasiyet ediyor.
Haydi bu ülkenin aydınlık insanları!
Atatürkçü düşüncenin üstüne tüm güçleriye saldıran karşı devrimcilere karşı sağlam kalan kalelere destek verin...
Evet belki çok basma kalıp gibi gelecek ama bu ölümün yeni Türkân Saylan'lar doğuracağını hissediyorum. Bir ölür, bin doğarız felsefesi burda gerçekten olaack. Biliyorum ki her bir kardelen gün gelecek birer Türkân Saylan olacak...
Bir ölüm ardından böylesi bir de umut bırakıp gidiyorsa....
Keşke her ölüm Türkân Saylan gibi onurlu gururlu olsa diyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder