Cuma, Şubat 16, 2007

Hasta günler!

Bu günlerde nereye kafamı çevirsem bir hapşıran insan görüyorum....
Bizim evde de küçük oğlum hasta bugünlerde... Kırıklık, baş ağrısı, halsizlik, üşüme,burun akıntısı ve bol bol hapşırık sesleri....
Bizim çok kullandığımız bir sözümüz vardır İstanbul’da... Belki başka yerlerde farklı kullanılabilir... Çocuğumuz hasta olunca bu sözü kullanırız....
Çingenenin çocuğu hasta olmuş... Çingene ne demiş:”Hasta olduğuna yanmam; huyu değişir!” Ben de çocuklarım hasta olduğunda hep bu çingene sözünü hatırlarım... Evet doğrudur... Huyu değişir çocuğun... ama inanın büyüklerin bile huyu değişir hasta olunca değil mi! Kuzu gibi adamlar canavar olur... Ya da tam tersi höt höt diye ortalarda gezinen nice babayiğitler uysal bir kedi yavrusuna dönüşebilir... Ama benim küçük oğul bu durumlardan istisna... Bakmayın ona ha bire küçük dediğime... Yirmisini çoktan devirmiş bir genç adam... Ama bir inat var onda kıramadım gitti... Daha hasta olmadan kuşburnu, adaçayı ve daha neler içirmeye uğraştıysam da asla başarılı olamadım... Bir tek böğürtlen çayına onay var... Ben de artık bıraktım kendi haline... Her şeyin eğrisini doğrusunu bu yaşına kadar anlatabilmişsem anlatabilmişimdir... Kendisi içinden istediğini alır kullanır değil mi ama? Ama ana yüreği... Dayanamıyorum yine soruyorum: “Oğlum, bi ıhlamur versem....”
“Iıııhhh!” Şeytan diyor ki....
Yahu biz böyle karşı çıkışlar bilmezdik... Önümüze ne koyarlarsa yerdik içerdik... Çocukluğumda çok ateşli olduğum zamanlar babamın bir bardak kırmızı şarabı bize içirmesi vardı ki... Hiç itiraz yok, dikerdik kafaya... Sonra mis... Zıpkın gibi olurduk... Değişik çorbalar yapardı babam güç toplayalım diye... Yine itirazsız lüplerdik... Kerevizden ve de kokusundan nefret ederdim çocukluğumda... Dedem ise anneanneme sürekli haşlama yaptırırdı... Lüp lüp haşlamalık et, patates, havuç ve de olmazsa olmaz kereviz... Aman da ben nerelere kaçayım... ne mümkün... Dedem alırdı beni kucağına... “Al bak sana patateslerinden yedireceğim...”derdi... Resmen kerevizleri ağzıma tıkardı... Şeker gibi bir adamdı dedeciğim... İstesem tükürür yemeyebilirdim... Ama aldığımız terbiyeden ötürü böyle bir şey yapmaktansa ağzımdakini çiğneyip yutmayı seçerdim... tadını beğenmesem bile bilirdim ki dedem beni çok sever... E beni bu kadar çok seviyorsa bana kötü bir şey yedirir mi? Mantık kurardım küçük aklımla... Ve inanın şimdi en sevdiğim sebzelerden biri kereviz... Nurlar içinde yat dedeciğim...
Bizler artık atalarımız dedelerimiz gibi çocuklar yetiştirmiyor muyuz ne?

4 yorum:

Adsız dedi ki...

geçmişe döndürdün beni Şirinem...düşünüyorumda çok fazla hasta olmadım.. herhalde haşarılığımdan hastalık bile benden kaçardı...yanlız bir kez çivi batmıştı...paslı...geceden sabaha vucudum direnmiş idi..ölüyorum sandımdı.. cehalet.. bir tetanos aşısı bile yaptılmadı ..ayağımı yüksekere koydum zonkluyordu hiç aklımdan çıkmaz.. komşumuz vardı.. dua bilir...hiçbirşey kar etmeyin dedim ki..zeynep teyzeyi çağırın dua akusun...herkes gülüştü idi..napimmm.. rahatlatıyorduda..:))
benekli kelebeğim..yerlere terlikliz basınca çocuğu olmıyacağını söylerdim etkili olan bir sözdü...benide pek dinlezler..karışma sen anne derler biz bilmiyormuyuz!!!! çok biliyorlar...işte bugunun konusunu buldum eski ilaçlar..)))) canım şirinem..bugun tam bahar vardı...maaşı çekme bahanesi ile sahile kadar yürüdüm...beyazlıklar içinde çeşit çeşit çiçeklerle bezenmiş duvar üstleri..bahçeler..ve deniz...ve bembeyaz momo ile yıkanmışcasına evler..) beklerim...:) sevgi ile

Adsız dedi ki...

"ben de varım" ve "yazılarını okumak çok keyifli geldi" demek için buradayım.sık kullanılanlara ekledim sizi.hergün bakacağım..sevgiler

NAZLICA dedi ki...

Şirinciğim, ben hiç uslu çocuk olmadım, başıma gelmedik kalmadı. 2 kez dut'dan düştüm, çenem ikiye ayrıldı, inadımdan vazgeçmedim.Çay haricinde kimse bana başka içecek içiremedi:)))Ama sonra iş başa düşünce kendiliğimden içmeye başladım.Yani diyeceğim senin eğitiminden kaynaklanmıyor bu. Bir zaman gelecek kendi farkedecek. Anneler çocuklarına çok hassas, üzme kendini. Geçmişler olsun. Sevgiyle canım

Adsız dedi ki...

Çok geçmiş olsun oğulcuğuna. Bol c vitamini alsın anne sözü dinlesin. Sevgiler